Ağlamak değil benimkisi, ölüme eş, biteviye bir sonsuzluk kaplıyor bedenimi,
Diğer gözüm alabildiğine donuk gri.
Her sabah aynı terane,
Cehennemimin kapısında ben sana mecburum diyen şair gibi sergüzeşt bir uyanış hali benimkisi.
Öğlen oluyor, anamın el dokuması kırmızı pötikareli pamuk yaygısının üzerinde
Bir çanak zeytinyağlı pırasa, sevdiğin gibi erikli,
Biraz tere, bahçeden,
Yanında keçi peyniri, Yaylacık'lı Ecir abiden.
Bir rakı koyuyorum tekten biraz fazla,
Sen geliyorsun aklıma.
Çatlak, küçük bir buz yandaki bardağın içine düşüyor bir anda, plof!
Can cana değmeden çekiyorum anason kokusunu ciğerimden içeri.
Yanıyor elbet, yanıyor ama ne fayda.
Cehennemimin kapısında ben sana mecburum diyen şair gibi bekliyorum gelişini her Eylül bu masada umarsızca.
Alaca karanlık çökünce topluyorum masayı.
İki budak bereli yaşı benle ceviz masanın üzerine uzanıyor sağ elim,
Hiç olmamışsın gibi, yaşayıp gittiğim bir güne daha çizik atıyorum, etti mi sana yedi ay yirmi üç çakı çiziği masanın sol tarafında, ustası Agop görse ağlar aylarca.
Kağıt kesiği parmak uçlarımla sana mektuplar yazıyorum, her gece,
Diğer gözüm alabildiğine donuk gri.
Her sabah aynı terane,
Cehennemimin kapısında ben sana mecburum diyen şair gibi sergüzeşt bir uyanış hali benimkisi.
Öğlen oluyor, anamın el dokuması kırmızı pötikareli pamuk yaygısının üzerinde
Bir çanak zeytinyağlı pırasa, sevdiğin gibi erikli,
Biraz tere, bahçeden,
Yanında keçi peyniri, Yaylacık'lı Ecir abiden.
Bir rakı koyuyorum tekten biraz fazla,
Sen geliyorsun aklıma.
Çatlak, küçük bir buz yandaki bardağın içine düşüyor bir anda, plof!
Can cana değmeden çekiyorum anason kokusunu ciğerimden içeri.
Yanıyor elbet, yanıyor ama ne fayda.
Cehennemimin kapısında ben sana mecburum diyen şair gibi bekliyorum gelişini her Eylül bu masada umarsızca.
Alaca karanlık çökünce topluyorum masayı.
İki budak bereli yaşı benle ceviz masanın üzerine uzanıyor sağ elim,
Hiç olmamışsın gibi, yaşayıp gittiğim bir güne daha çizik atıyorum, etti mi sana yedi ay yirmi üç çakı çiziği masanın sol tarafında, ustası Agop görse ağlar aylarca.
Kağıt kesiği parmak uçlarımla sana mektuplar yazıyorum, her gece,
Her gece, gece yarısını bir geçe.
Günlüğüme kan damlıyor ilk hecede.
Kıp kırmızı.
Geceyi kaplıyor bir anda, belli ki revanı unutulmuş başka bir zamanda.
Gecenin diğer yarısı yağmur oluyor düşüyor bakır çatıya, sağanağı unutulmuş iki gün önceki o kapkara şekilsiz bulutta.
Yağmur düştükçe çatıya, sesini sesime katıp şarkılar söylüyorum aksak segah makamında.
Günlüğüme kan damlıyor bir kez daha,
Ah geliyor yüreğimin derininden her bir damlada, bin ah oluyor duvarlara çarptıkça.
Masadaki iki öbek kan arasına bir çizgi çekip, buraya kadar diyorum.
Malumun ilanı, hiçliğinin ortasındaki yokluğum oluyor.
Yağmur canhıraş çırpınıyor çatıda.
Bir o yana bir bu yana düşüyor her bir damla, gölü unutulmuş başka bir kasabada.
Gecenin yarısı kan oluyor, revan artık kimin umurunda.
Fazr-ı misal sevmişsin sen de beni aslında.
Gidişinin üzerinden geçti tam tamına ikiyüzonüç gün, onsekiz dakika.
Bilir misin sabah ezanı hangi makamda, elde var bir ölü nafile duası okunmakta,
Tam toprağa değerken tenim, farz-ı muhal sen çıkıp gelmişsin mezarıma.
Ruhum canlanıverir bir anda, bir rakı daha koyarım masaya,
Duble seversin sen susuz, hicaz dinlersin yanında,
Münir Nurettin Selçuk çalarız fonda;
Gittin de bıraktın beni aylarca
Günlüğüme kan damlıyor ilk hecede.
Kıp kırmızı.
Geceyi kaplıyor bir anda, belli ki revanı unutulmuş başka bir zamanda.
Gecenin diğer yarısı yağmur oluyor düşüyor bakır çatıya, sağanağı unutulmuş iki gün önceki o kapkara şekilsiz bulutta.
Yağmur düştükçe çatıya, sesini sesime katıp şarkılar söylüyorum aksak segah makamında.
Günlüğüme kan damlıyor bir kez daha,
Ah geliyor yüreğimin derininden her bir damlada, bin ah oluyor duvarlara çarptıkça.
Masadaki iki öbek kan arasına bir çizgi çekip, buraya kadar diyorum.
Malumun ilanı, hiçliğinin ortasındaki yokluğum oluyor.
Yağmur canhıraş çırpınıyor çatıda.
Bir o yana bir bu yana düşüyor her bir damla, gölü unutulmuş başka bir kasabada.
Gecenin yarısı kan oluyor, revan artık kimin umurunda.
Fazr-ı misal sevmişsin sen de beni aslında.
Gidişinin üzerinden geçti tam tamına ikiyüzonüç gün, onsekiz dakika.
Bilir misin sabah ezanı hangi makamda, elde var bir ölü nafile duası okunmakta,
Tam toprağa değerken tenim, farz-ı muhal sen çıkıp gelmişsin mezarıma.
Ruhum canlanıverir bir anda, bir rakı daha koyarım masaya,
Duble seversin sen susuz, hicaz dinlersin yanında,
Münir Nurettin Selçuk çalarız fonda;
Gittin de bıraktın beni aylarca
Vaaooovvvvv demekten öte cümle kuramadım valla.
YanıtlaSilKitap ne zaman?
İlahi ;)
SilMerhaba, sizi az evvel buldum ve blogunuzu çok beğendim. tesadüfen bir yorumda denk gelip merak ederek bakmıştım sayfanıza.
YanıtlaSilokurken de acaba kimin diye düşündüm ama zannediyorum ki sizin, yanılıyor muyum?
Çok ama çok beğendim kelime seçimleriniz muazzam
Üstte bir arkadaş kitap sormuş, aynısını bende bırakıyorum.
Kitap ne zaman? :)
çok sevgiler.
Teşekkür ederim, çoğunlukla kendim yazıyorum, alıntı yapıyorsam da mutlaka belirtiyorum. Siz bakmayın Buraneros'a o takılıyor bana. 😎
SilVee, tabii ki Bach ve tabii ki Yo Yo Ma! :)
YanıtlaSilKitap konusuna girmiyorum, biz burada okuyoruz, okumayanlar düşünsün. :))
Yo yo ma bach project var mutlaka biliyorsundur, bir incele, muazzam bir proje olmuş. Bıkmadan usanmadan dinliyor insan.
SilSen uyma sakin Buraneros'a. Bana yetiyor yazmak, okuyan olunca başıma taç ediyorum.
zeytinyağlı pırasada erik nasıl, bir tarif etseneee :)
YanıtlaSilZeytin yağlı pırasayı kurutulmuş mürdüm eriği ile pişiriyorsun deep. Fazla bir numarası yok yani.
Silduymamıştım bunu, teşekkür ederiim :)
SilHüzün ağırlıklı olsa da şahane ötesiydi. Keyifle ve hayranlıkla okundu. "Umarsızca"nın doğru kullanımına şapka çıkarıldı.
YanıtlaSilO eller dert görmesin. Yazabildiğince yazsın o eller, hep yazsın. Sevgiler. 💐
Bazen nedense derinlerde bir yerlerde kalan hüzün kırıntıları yol buluyor kendine Zeugma. Su gibi akıyor o vakit. "Umarsızca" çok sevdiğim bir kelime, çok sevdiğim birinden ilk kez duymuş, ağlayacak kadar etkilenmiştim.
SilPeri sol omuza gelince yazması kolay da, peri işte, bazen aylarca uğramıyor :)))
Bazı yorumcular hiç çekilmiyor diyeyim sen anla. Öffff!!!
YanıtlaSilİlahi Zeugma :))) Severim öfff"ünü ;)
Sil