Kırlara yayılasım var, denizlere bakasım uzun uzunnn...
Aşkı koklayasım var,
Havada uçuşurken kelebeklerim,
Öyle şair olup yazasım var
Hani cansever böler ya sevdiğini günlere
İşte öyle;
Seni günlere böldüm, seni aylara
Daha yıllara, yüzyıllara böleceğim
Ve her zaman söyleyeceğim ki beni anla
Yüreğim oncalarca yangınların küllerinden yeniden doğdu
Ama eskitildi, yıpratıldı, minesi çatlamış bir diş gibi
Var, var ama biraz kırık senin de bildiğin gibi.
Böyle eskitilmiş de olsa bu kalbi
Minesi çatlamış bir diş gibi durduracağım karşısında
Sana bir aşk şiiri yazmak isterdim bugün, uzandığım kırlarda
Ama bilirsin;
Şiirler söylenir, şiirler biter
Biz bu sevdayı neresine sakladıktı sen ona bak da
Kahverengi avuçlarına mı gözlerinin
Tam oradan mı kahverengi yağan bir aydınlığa.
Avuç içlerimin terinde, akıyor bir kahverengi gözyaşı
Oysa ben bugün kapımı açıp çıkacaktım dışarı
Atacaktım kendimi sonsuz yeşile
Bırakacaktım içimi derin maviliklere
Sonra, sonrası yok işte,
Oturdum kaldım bu kanepede
Bekliyorum
Gelişini
Bütün günler yenileşir her bekleyişte
Ve bütün dünler, bütün geçmişler
Kapını açarsın ki bir de, hiç kimseler yok
Çaresiz, benim sana gelişim de hep böyle.
En fenası da ne biliyor musun
Bir aşk şiiri yazacaktım ben sana
Dün akşam da niyetim buydu aslında
Oturdum balkona aldım elime kalemi
O bulut geçmeseydi
ve o yıldız tek başına
pürüssüz bir mücevher gibi
ışıl ışıl
parlamasaydı.
Bir aşk şiiri yazacaktım ben sana
Öylesine şair olup yazasım vardı ki
N'olur beni anla!
Dün akşama doğru turuncu bir bulut geçti
Sonra bütün bulutlar hep birden geçti
Anılar, anılar, belki hepsi bir kelime
Fotoğraflar / DeviantART
Şiir / Edip Cansever - Seni Günlere Böldüm
Hani cansever böler ya sevdiğini günlere
İşte öyle;
Seni günlere böldüm, seni aylara
Daha yıllara, yüzyıllara böleceğim
Ve her zaman söyleyeceğim ki beni anla
Yüreğim oncalarca yangınların küllerinden yeniden doğdu
Ama eskitildi, yıpratıldı, minesi çatlamış bir diş gibi
Var, var ama biraz kırık senin de bildiğin gibi.
Böyle eskitilmiş de olsa bu kalbi
Minesi çatlamış bir diş gibi durduracağım karşısında
Sana bir aşk şiiri yazmak isterdim bugün, uzandığım kırlarda
Ama bilirsin;
Şiirler söylenir, şiirler biter
Biz bu sevdayı neresine sakladıktı sen ona bak da
Kahverengi avuçlarına mı gözlerinin
Tam oradan mı kahverengi yağan bir aydınlığa.
Avuç içlerimin terinde, akıyor bir kahverengi gözyaşı
Oysa ben bugün kapımı açıp çıkacaktım dışarı
Atacaktım kendimi sonsuz yeşile
Bırakacaktım içimi derin maviliklere
Sonra, sonrası yok işte,
Oturdum kaldım bu kanepede
Bekliyorum
Gelişini
Bütün günler yenileşir her bekleyişte
Ve bütün dünler, bütün geçmişler
Kapını açarsın ki bir de, hiç kimseler yok
Çaresiz, benim sana gelişim de hep böyle.
En fenası da ne biliyor musun
Bir aşk şiiri yazacaktım ben sana
Dün akşam da niyetim buydu aslında
Oturdum balkona aldım elime kalemi
O bulut geçmeseydi
ve o yıldız tek başına
pürüssüz bir mücevher gibi
ışıl ışıl
parlamasaydı.
Bir aşk şiiri yazacaktım ben sana
Öylesine şair olup yazasım vardı ki
N'olur beni anla!
Dün akşama doğru turuncu bir bulut geçti
Sonra bütün bulutlar hep birden geçti
Anılar, anılar, belki hepsi bir kelime
Fotoğraflar / DeviantART
Şiir / Edip Cansever - Seni Günlere Böldüm
hepsi hepsi bi kelimecik
YanıtlaSil"seni çok sevmiştim rosa"
hepsi hepsi bi cümlecik atesinsesi, hep öyle değil mi...
YanıtlaSiloysa bazen bakarken gökyüzüne, yada koklarken limonu fesleğeni, yıkarken çileği sevdim derdin, yada gözleri, durur kendi ellerine bakar ellerini düşürürdün aklına saran ellerini... sevdim derdin sen söylemiştin, sevdim zamansızlıktı, bütün zamanlarda var olan. sevdim, dün , bugün, yarın...
YanıtlaSilben seni çok sevdim.
YanıtlaSil;)