Aynı sabahlara uyanıyoruz seninle: Yıllardır hayalini kurduğumuz senli benli günlere... Bir sahil kasabasının son dönemecinde, ağaçlar içinde küçük ağaç bir ev: İçinden mutluluk taşıyor kendinden küçük pencerelerinden. Sen gözlerinle seviyorsun her sabah beni ve ben parmak uçlarımda öpüyorum tenini...
Çok zaman değil yarın kadar sonra gerçek olur mu dersin sabahlar, eskiden olduğu gibi saatler geçer gider de yetmez mi dersin hem sana hem bana...
Biliyorum hislerimiz aynı, aynı gün batımında oturup kuruyoruz geleceği ve geçmişin taşıdığı izleri gökyüzüne bırakan kuşların kanatlarında yükseliyor iç çekmeler. Sen bulutlara bakıyorsun, kurduğun her bir düşün gerçeklik halinin bende olduğuna şaşarak, ben ufka bakıyorum geçmişin düş kırıklıklarının bir tek parçasının bile sana sıçramamış haline inanmayarak...
Çok şey beklemiyoruz üstelik bu hayattan:
Bir yürek yek diğerinde atsın yeter bize, değil mi sevgilim?
Gerisi zaten aşkın en halinden de öte...
_____________________________________
Fotoğraf / A doggy walk #1© theo peekstok
bir yürek yek diğeri için atsın yeter..
YanıtlaSilEn zor olanı istiyoruz belki de.. Öyle olmasa olurdu değil mi..
Deli sensin ayrıca :)
bir yüreğin yek diğerinde atması, aşkın en halinden de öte halidir cache,
YanıtlaSiloysa
bir yürek yek diğeri için atıyorsa; zordur ve hatta bazen bir düştür karşılığı bile olmayan...